Kısa bir zaman önce hayatımı değiştirdim; namaza başladım, kapandım; çarşaf giyiyorum, elhamdülillah. Bunu yaptığımda etrafımdan çok tepki aldım ve bunlar iyi tepkiler değildi.
Nikahımız kıyılırken, bana mehir olarak düğünde takılan altınların tamamının benim mehrim olduğunu söyledi hocamız.
Bu kişi, namazlarını kılan efendi biri olmakla beraber cemaatte bulunan biriymiş, evlilikteki gayelerime uygun kıblegâh evimi şekillendirecek yapıda bir bey ama öğrendim ki ortaokul mezunuymuş.
Allah’ın izniyle yakında nişanım olacak. Ama benim kafamda, beni sürekli düşünmekten strese sokan bir sorun var; onunla tanışma şeklimiz.
Ben, inşallah evliliği de Allah rızası için o gençle gerçekleştirmek istiyorum ama peçeyi de Allah rızası için takmak istiyorum. Karar veremediğim nokta;
Daha fazla uzamaması gerektiğini düşünerek o bayan ile evlilik yoluna çıkmaktan vazgeçtim. Bunun sonucunda gerek ailem, gerek karşı taraf gerekse ortak tanıdıklardan yanlış yaptığıma...
"Sonuçta o artık bizim de kızımız, bizden çekinmemeli" deyip bu isteklerini bana iletiyorlar. Ben de eşime bu durumu ilettiğimde kendisi, zaten benimle her hafta aileme
Kültür farkı benim için çok önemli değil ama ailemin endişeleri var. Nasıl hareket etmeliyim?
İlk gördüğümüz ve evlenmiş olduğumuz Züleyha’nın bir ömür boyu aynı Züleyha olmasını yani ilk görmüş olduğumuz hali gibi görebilmek için...
Zinadan kurtulmak için değil, gerçekten onun yanında olmak onu tüm kötülüklerden korumak için ve gerçekten onu sevdiğim için bugün imam nikahı kıydık.