Efendim. Zor bir süreç içindeyiz. Kimimiz elinden geleni yapmaya gayret ediyor, kimimiz pişmanlık ötesine geçemiyor ama kimimiz hayatı akışına bırakmış yaşıyor.
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin.”
Bitsin rüyan!
Artık uykundan uyan!
Gördüklerin kâbus değil.
Bu zulüm, ne yazık ki rüya değil.
Hani utanır ya insan, mahcup olup da bakamaz kimsenin yüzüne. Hani bazı insanlar “Yerin dibine girseydim […]
Yeni nesile Kudüs'ün değeri anlatılmadığı için, Kudüs'den bihaberiz. Eski nesil de Kudüs'ü dertlendiği de görülmüyor.
Bugün insanların kredi kuyruklarında gezmesinin en büyük nedeni; onlara faizli bankalar kadar kardeş olamayışımızdan kaynaklanıyor. Üç beş Müslüman’ın bir araya gelerek kardeşlerine borç vermediğinden ötürü kardeşlerimizden birilerini bankaya köle olarak veriyoruz.
Arkadaşlık, dostluk ve kardeşlik…Ne kadar da iç içe girmiş kavramlar. Nedense toplum olarak tam manasına vâkıf olmadan kullandığımız kavramlar gün geçtikçe artmakta. Hâlbuki ne kadar iç içe olsa da her biri birbirinden ayrı kavramlardır.
Hocam benim kardeşim 11 yaşında ve çok saygısız; ağzından küfür eksik olmuyor. Bazen öyle çok sinir ediyor ki ona vurduğumuz oluyor, bundan dolayı günaha girer miyiz?