SORU: Selamünaleyküm hocam. Size içinden çıkamadığım bir sıkıntım için danışmak istiyorum. 1 sene önce yeni bir evlilik yaptım. 8 yaşında bir kızım var. Eşimle sorunsuz bir şekilde anlaşıyor. Ve hatta baba diyor. Evliliğimizin 6. ayında eşimin yurtdışında annesi ile yaşayan 8 yaşındaki oğlu yanımızda yaşamak üzere geldi. Annesi çocuğun babasını özlediğini, artık kontrol edemediğini ve daha fazla bakmak istemediğini söyleyerek gönderdi. Çocuk önceleri annesine epey yalvardı. Ancak anne kabul etmeyince hatta çocukla telefon iletişimini kesince mecbur boyun eğdi. Burada okula başladı. Her şeyin yabancısı idi. Evde de ciddi sorunlar çıktı. Benim kızıma doğru olmayan yönde örnek olmasından tutun, yemek yememek, uyumamak, düzen hastalığı, uyum sağlayamamak epey uğraştık. O kadar tepkili idi ki her şeye, yemeğe besmele ile başlamasını dahi 4 ayın sonunda anca biraz biraz öğretebildik. Çocuk hiçbir şeyden mutlu olmuyor, hiçbir şeye uyum sağlayamıyor, hiçbir şeyi öğrenmemek için adeta direniyordu. Zekâ seviyesinden dahi şüphelendik bir ara ancak öyle bir sorunu yok. Çizdiği bazı resimleri psikologa gösterdik, anne özlemi ve tepki dediler. Çocuğa öz annesi lazım, ya da annesi geçerli bir sebep göstermeli dediler. Anne ile Allah için görüşüp ona pisikoloğun dediklerini söyledik. Maalesef çok çirkin tepkiler aldık. Çocuğu almayacağını net bir şekilde söyledi. Sürekli yaşanan bir huzursuzluk sonunda böyle olmayacağını anlayan eşim çocuğu alarak halaların-yeğenlerin-amcaların olduğu memleketine taşındı. Çocuğu orada okula yazdırdı ve son 1 aydır da orada yaşıyor. Çocuk baba ile beraber buradan çıkar çıkmaz kendisini hapishaneden çıkmış şekilde resmetmiş. Hani dışarıdan biri görse zulmettik çocuğa zannedecek. O derece kurtulmuş gibi olmuş. Eşim ayda bir 3-5 günlüğüne yanımıza gelerek durumu bu şekilde idare edeceğini söyledi. Ancak bu durum bizi hem zorluyor hem üzüyor. Sahabede böyle örnek bulamadım. Annesi tarafından terk edilen çocuk, uzak yaşayan evliler gibi örnek bulamadım. Ne yapacağımı bilemedim. Çocuğun burada bizimle yaşaması mümkün olmuyor. Benimde kızımla oraya gitmemiz mümkün değil. Kaldı ki bir kız ve erkek çocuğu aynı evde büyümesini de istemiyorum. Birbirlerine namahrem 2 çocuk bunlar. Bu salt bir imtihansa sabrediyoruz Allahın izniyle. Başımıza gelen bir musibet ise nerede hatalı olduğumu ve Allah için ne düzelteceğimi bulamadım. Ve hatalı bir karar vermiş olmaktan dolayı da bir o kadar Allah için korkuyorum. Eşimin izni ile size yazıyorum. Rabbimizin sizin dilinizden bize bir yol göstermesini umuyorum. Dualarımız sizinle. Allaha emanet olun. Allah yolunuzu açık etsin, yar ve yardımcınız olsun inşallah.
CEVAP: Selamünaleyküm. Tam bir imtihan durumundasınız. Bence, burada eşinizle ilişkinizin bozulması sizin anlattığınız çocuk konusundan daha önemlidir. Öncelikli konunuz, eşinizle aranızın açılmasına sebep olmamasıdır zannederim. Bu noktaya dikkat edin, şeytan sizi tahrip etmesin. Mevcut eşinizin geliştirdiği çarenin din açısından bir sakıncası yoktur. Bir süre sonra çocuk biraz daha rahatlayabilir, o takdirde de başka çözüm üretebilirsiniz. Benim şahsi kanaatim, bu meselede sorunsuz bir çözüm neredeyse olmayacağı şeklindedir. Muhakkak sabretmelisiniz. Sizin için de eşiniz için de ağır bir imtihan bu. Dediğim gibi, önce eşler olarak kendinizi düşünün, sonra da çocukları düşünün. Size dua ederiz.
Categories:
Tags:
Comments are closed