SORU: Selamünaleyküm hocam. 25 yaşındayım. Evlilik için zevce arayanlardanım. Babalarımız ve dedelerimiz, “ev hanımı” olan anne ve ninelerimizle mutlu ve huzurlu yaşam geçirebildiler. Annelerimiz ve ninelerimiz için öğlen yemeği yapmak, ev işleri ile ilgilenmek, bulaşık, ütü vs. birer görevdi. Ara sıra gezmelere gittiler, kafalarını dağıttılar ve çocuk büyüttüler. Bunları yapmak onlara yetti, başka amaçları yoktu, çocuk yetiştirmek görevini benimsemişlerdi. Ancak bizim jenerasyonumuzda bunları görev kabul edip benimseyen kız bulabilmek çok zorlaştı. Böyle gözüken kızlar da bu yaşına kadar çok bir şey başaramamış, boş durmuş biri olarak gözüküyor genelde.

Şunu demeye çalışıyorum: annelerimiz gibi ev hanımı, ilkokul – lise mezunu biriyle evlilik, babalarımızı mutlu ettiyse de bizi mutlu etmeyecek gibi. Yanlış mı düşünüyorum sizce? Günümüzde kadının görevi arttı mı? Ben üniversite de öğretim grevlisiyim. Evleneceğim kişinin de hayatta bir şeyler başarmış olmasını helalinden para kazanıyor olmasını istiyorum. Yanlış düşüncelere mi sahibim sizce? Para kazanan bir eşe daha saygılı olacak gibiyim sanki evde her gününü sıkılmakla geçiren bir eşe zulmedebilirim. Allah’ın emanetine hıyanet bile edebilirim gibime geliyor. Siz ne dersiniz? Yanlış düşüncelere mi sahibim?
CEVAP: Selamünaleyküm. ‘Para kazanan bir eş’ sizce sadece para mı kazanacak? Para ile beraber bir şey kaybetmeyecek mi? Bir de bu açıdan bakın; kadın, eş olmaktan taviz verdikten sonra, annelik üzerinden kalite kaybına uğradıktan sonra siz onda ne bulacaksınız? Tekrar düşünmenizi tavsiye ederiz size. Hayat paradan ibaret ise düşünmeyebilirsiniz de.