SORU: Sayın hocam, kız kardeşim adliyede memurluk yapıyor. Bizde annemle köyde yaşıyoruz. Babam vefat edeli çok oldu. Kardeşime görücü geldi. Zaten anlaşmışlarda öyle gelmişler. Gelen oğlan dershanede çalışıyormuş. Anası babası da seracılık yapıyormuş. Her şey normaldi. Ancak yanlarında gelen bir yakınları olan bayanın bankada çalıştığını duyunca ben aileye soğuk davrandım. Sonra insanlar gidince bizi büyüten amcamlar ve halalarım olumlu baktılar. Bende eğer faizle doğrudan bir alakası varsa olmaz dedim, kardeşimle tartıştık. Sonuçta istediğini söylüyor. Annemde dâhil aile çevresi olumlu baktı. Ben ne desem de her halde olacak. Birde arabalarının arkasında Atatürk resmi var. Aşağı yukarı dini hassasiyet olarak kardeşimle aynı durumdalar. Hocam bizler dini zayıf olan kimseleriz. Ben biraz araştırdıkça doğru olanı yapmaya çalışıyordum. Benim sorumluluğum nereye kadar. Annem zaten olumlu bakmak zorunda kaldı. Ne yapalım, ben hatalı düşünmüş olabilir miyim? Yani dini sağlam olan kimse için bu böyle ama bizim için tencere kapağını buldu mu demeliyiz. Birde hocam Atatürk resmini de görünce ben ne yapacağımı şaşırdım. Eskiden bende mesela bilmediğimden bu hususlar dini konu gibi anlaşılmıyordu. Bu gibi durumlarda ne yapmalıyız. Bir şeyleri anlatma yeteneğimde pek yok. Hemen nefsime uyup hata yapıyorum. Beni ne sorumluluktan kurtarır?
CEVAP: Selamünaleyküm. Doğru bildiğinizi izah edin, zorlama hakkınız ve gücünüz yoktur. Siz, kendinizi kurtarmış olursunuz. Fazla üzerlerine giderek kötü adam rolüne şimdiden girmeyin. Yapacakları düğün gibi toplantılarda haram bir iş görürseniz katılmazsınız. Görevinizi de yapmış olursunuz. Allah sizin de bizim de yardımcımız olsun.
Comments are closed