SORU: Hocam, 3 yıllık evliyim, 1 düşüğüm oldu ve bir senedir Rabbimin izniyle hayırlı bir evlat istiyorum. Her şeyin imtihan olduğunu biliyorum, üzülüyorum ama kendi kendimi teskin etmeye çalışıyorum. Bazen etraftan işittiğim sözler beni çok yaralıyor. Ağlıyorum, günlerce kendime gelemiyorum, isyanın sınırına yaklaşıyorum bazen, Rabbim mağfiret buyursun. Hep etraftaki insanlardan (annem hep etraf ne der diye yetiştirdiği için 27 yaşımda olduğum halde kurtulamıyorum bu psikolojiden) kaynaklanıyor hocam. Böyle bir durumda imâni, ahlâki ve İslâmi açıdan nasıl bir politika izlemeliyim, hem kendi içimde hem de etrafıma karşı? Bir de, Kur’an’da peygamberlerin evlat isteme duaları var. O duaları bir bayan olarak benim mi yoksa eşimin mi etmesi daha efdal olur?
CEVAP: Selamünaleyküm. En büyük hedefiniz ve gayretiniz, eşinizle huzurunuz olsun. Onunla siz ikiniz bir dünya olun, çocuk olsa da olmasa da sizi sarsmaz.
İkinci hedefiniz de, insanları yok sayan bir anlayışla yaşamak olmalıdır. Size ve eşinize Allah yetmelidir. Kendisi de kusurlarla dolu, dert küpü insanlar sizin için bir şey deseler ne olur demeseler ne olur? Bunu iyi düşünün. Üç yıl, çocuk için çok uzun bir zaman değildir. Neden sabırsızlanıyorsunuz ki? Böyle düşünürseniz, çocuğunuz olduğunda da onu normal bir çocuk gibi büyütemeyeceksiniz.
Muhakkak kitap okuyun. Bir ders halkasına katılın, Kur’an okumayı sakın ihmal etmeyin. Her gün planlı bir Kur’an okumanız olsun. Belli tesbihatı ihmal etmeyin.
Eşinizle küçük bir dünya kurun, birbirinizin kıymetini bilin. Özel bir dua yoktur, siz içinizden geleni dua olarak tekrar edin.
Ve unutmayın ki, çocuklu olmak mı yoksa şu hâliniz mi sizin için daha hayırlıdır, bunu bilemezsiniz. Kaderinize razı olun, sabırlı olun. Şeytana ve şeytanlaşmış insanlara karşı direnin. Direnin ve kazanın. Allah’a emanet ederim sizi.
Categories:
Tags:
Comments are closed