rain (1)

Önceleri yeni bir kitaba, projeye başlarken “Allahumme la sehle” duasını okurdum..
Zor bir araştırma üzerinde çalışırken..
Ele avuca sığmaz öğrencilerle dolu bir sınıfa girerken.. Ve bütün “bekarlık” ile “eli boşluk” günlerinin ders, okul, öğrencilik, öğretmenlik atmosferlerini yaşarken..
Şimdi bu duayı bebeğimi uyuturken yapıyorum 🙂

Efendimiz (s.a.v)’den bize ulaşan, bizim de gücümüz yettiğince yapmaya çalıştığımız bu dualar; maneviyatımız, psikolojimiz ve sosyal konumumuz ne ise/ne olmuşsa ona göre bize bambaşka şeyler söylüyor, söyletiyor..

Son günlerimin bir duası “bizim buralarda” şu anlamlara geliyor;

Allah’ım! Zayıfım beni güçlü kıl:
Beni benden iyi bilen merhametli Allah’ım!
Uykusuz biten gecelerin sabahında güç ver bana..
Yorgun düşen bedenimin son çırpınışlarında..
Gün boyu çocuk taşımaktan uyuşan kollarıma, gece boyu çocuk sallamaktan hissizleşen ayaklarıma güç ver..
Sıhhat gücü ver bana.. Afiyet gücü ver..
Bir anneyim ben.. Zayıf bedenim, duygularım.. Savrulmuşum, darmadağınığım.. Sen topla beni..
Bir yanda toplanıp temizlenecek odalar, yıkanıp yunacak bulaşıklar, yapılıp edilecek yemekler, katlanıp ütülenecek çamaşırlar, diğer yanda altı üstü değişecek çocuklar, ayakta sallanacaklar, kucakta dolaştırılacaklar, gönlü yapılacaklar ve daha nice nice şeylerle uğraşırken..
Seni zikredebilmem, sana şükredebilmem ve sana güzelce, muhabbetle ibadet edebilmem için bir “anne” gücü ver bana..

Sertim, beni yumuşak kıl.
Dünya hayatının meşakkatleri/meşgaleleri ardarda gelip de ruhumu sertleştirdiğinde acı bana, merhamet et, sekinet et..
Kalbim katılaştığında kalbime ülfet ver..
Dilim keskinleştiğinde dilime letafet ver..
Gözüm köreldiğinde gözüme basiret ver..
Davranışlarım sertleştiğinde azalarıma teenni ver..
Bir hilmle kuşat ruhumu, bedenimi, evimi ve dört bir cihetimi..
Dalgalar arttığında ve karardığında gece, hep yumuşaklık limanlarına sevket gemilerimi..
Bir “anne” gibi yumuşak kıl beni.. Bir “anne” gibi şefkatli..
Anneliğimden saptığım/kaydığım her an, perçemimden tut ve “annesinden daha merhametli” diyerek merhametine darb-ı mesel yaptığın bir “anne” kıl beni..

Cimriyim, beni cömert eyle
Anne; ben’i olmayan kişidir.. Yani bencilliği, cimriliği, esirgemesi.. Hesap yapmaksızın verendir..
Karşılık beklemeksizin yayıp dağıtan..
Onun için evvela “anne” olma cömertliğini ver bana..
Gönlüme cömertlik ver..
Ne olursa olsun, yavrularıma şefkatle bağrımı açabileceğim bir genişlik ver bana..
Ne kadar yorulsa da gözlerim, sevgiyle ısıtabilme enginliği ver..
Ne kadar kilit vurulsa da dilime, en güzel cümlelerle seslenebilme erdemi ver..
Anneliğimden cimrilik ettirme en çok..
Sevgimden, şefkatimden, merhametimden..
Bana en çok ihtiyaç duyanları, kendimden esirgetme..
Her an, bütün kalbimle yanlarında olabilme cömertliği ver..
(Amin)
Ummu Reyhane‘nin 03 Kasım 2013’te Müslüman Anneler sitesinde yayımlanmış yazısıdır.

Comments are closed