SORU: Selamünaleyküm hocam. Sorumu sormadan önce kendimden bahsederek size daha net bir görüntü vermek isterim; Ben miladi 28 yaşında, askerliğini tamamlamış, yüksek lisans mezunu bir mühendisim, kendimi ve ailemi geçindirebilecek bir gelirim var lakin bekârım. Annem 50 yaşlarında, maddi olanakları geniş dul bir bayandır. Babam ise emekli ve bizden farklı bir ilde yaşamaktadır ve üniversitede okuyan 20li yaşlarda bir kız kardeşim vardır. Ben İslami bir hayat tarzı ile yaşamak istemekteyim, ailem ise İslamdan ziyade ”modern” bir hayat tarzını kendilerine uygun görmektedirler. (Rabbim herkese razı olacağı bir hayat versin). Benim ise İslami alt yapım çok güçlü değildir, şöyle ki; babam subaydı ve büyüdüğüm ortamda İslamdan pek bahsedilmez. İnsanlar kendi arzuları ve beşerin uygun gördüğü hayata bağlı yaşarlardı, orta-okul devamında askeri öğrenci oldum (kurumların liselerinde oruç dahi yasaktı ve bünyesinde bulunan Osmanlı yadigarı cami dahi yıkılmıştı) ardından 5 yıllığına Avrupaya gidişim oldu, burada karşıma çıkan : ”Kişi ile şirk ve küfür arasında namazın terki vardır” [Müslim, Îmân 134 / Manaen benzerleri: İbn Mâce, İkâmes-Salah 77 / Tirmizî, İman 9 / Darîmî, Salat, 29 / Neseî, Salat 8]” hadisi ile hayatım değişti(Elhamdülillah) Bu hadisi okuyuşumun ardından namaza başladım ve ilk duam bizden saklanan veya saptırılmış ilim değil, gerçek/sahi ilmi öğrenmek ve onun üzerine yaşamak oldu ve bu duamın ardından 3 yıl geçti ve Allah’a şükürler olsun ki her gün yeni bir şeyler öğrenme ve onları uygulama gayretindeyimdir. Elimden geldiğince delillere yönelik ilim edinme ile uğraşmaktayım.
Zaman içerisinde ailem ile fikri açıdan çok ters noktalarda kendimi bulduğum oluyor ve susmamın mı daha iyi yoksa konuşmamın mı daha iyi olduğunu bilemiyorum. Ve sorum da bu konuda üzerinedir: Evlenmek istemekteyim ve eşimde tek arzuladığım Allah rızasını kazanma arzusudur. Bu hususta İslam’a uygun tesettürlü bir hanımefendi ile evlenmek istemekteyim. Lakin uzun yıllar boyunca askeri bir ortamda bulunma nedenim ve yurt dışından yeni dönmüş olduğum için belli bir çevrem yoktur. Bu konuda annemden yardım istememekteyim, lakin kendisi böyle bir hanımı ailemize ”uygun” görmemektedir. Böyle bir arayışta yardımcı olmayacağını ve kendisinin de böyle bir evliliğimden razı olmayacağını belirtmektedir. Babam ise rızalık konusunda bir yorumda bulunmamakla birlikte kendini bu konudan tamamen soyutlamıştır. Hayatımda beni zinaya yönlendirebilecek bir ilişkim yoktur, zina fitnesinden çekindiğimden ötürü, karşı cinsimle pek iletişime dahi girmemeyi kendime uygun gördüm. Lakin çağımızın fitnelerinden olan gayri İslami giyim ve hayat tarzı beni çok zorlamaktadır ve zina fitnesine düşmekten çok korkmaktayım.
Bu hususta annemin de rızasını alacak olan ”çağımız modasına” göre bir hanım ile evlenmeyi kabul edeyim, yoksa aklımdaki özelliklere uygun bir hanım ile annemin rızasını almama şartı dâhilinde mi evleneyim? Bu istek, okumuş olduğum fetva isteklerinden farklı bir yazım oldu, lakin bana Allah rızası için yol göstermenizi istemekteyim. Allah razı olsun.
CEVAP: Selamünaleyküm. Annenizin bu husustaki çıkışı hakkı değildir. Sizin beklentiniz ise hakkınızdır. Yarın, imanızın aksi bir yöne doğru sizi yönlendirebilecek bir evliliği neden yapacaksınız ki? Sizin beklentinizi biraz seviye ayarı ile ayarlayarak ortalamayı bulabilirsiniz. Biraz düşüğünü ama imanınıza göre olanını şeklinde bir ayarlama yapın. Tamamen vazgeçmeyin. Anneniz ile de yararsız bir cedelleşmeye girmeyin. Allah yardımcınız olsun.
Comments are closed