Soru: Anne veya babanın bakımı zorlaşınca yaşlı evine götürülmeleri dinen sakıncalı olur mu?
Mektup: Bir Müslüman için Allah’ın hakkından sonraki en büyük hak anne babanın hakkıdır. Hiçbir Müslüman anne babasının karşısında “yasal hak/ özgürlük / ekonomik birikim / sosyal gereklilik…” gibi bu noktada batıl ve şeytanî gerekçeleri kullanamaz. Özellikle de yaşlılık ve çekilmezlik günlerinde anne babaların hakkı daha ağır ve daha Allah’a yakın haklardır. Cihattan kaçmakla anne baba hizmetinden kaçmak arasında fark yoktur. Bir Müslüman, “namazı bırakabilir miyim?” sorusunu ne kadar ağzına alabilirse “anne babamı yaşlı evine bırakabilir miyim?” sorusunu da o kadar ağzına alabilir. Anne baba hizmeti zorlaştıkça bağlayıcılığı da derinleşecektir. Anne babaya hizmet, camiye cemaate bile gitmenin önüne geçebilecek çapta bir iştir. Dinimiz, anne babaya zulmü Allah’a şirk koşmak gibi sonsuza kadar cehennemde kalmayı gerektirecek bir suçtan hemen sonraki suç olarak zikretmektedir.
Anne babaların çocuklarına kötü muamelede bulunmuş olmaları hatta kâfir olmaları, çocuklarının onları yaşlı evlerine terk etme nedenleri olamaz. Onların hesapları Allah’a havale edilir ve çocukları vazifelerini yerine getirirler.
Çocuklar arasında “sen mi ben mi?”, “erkek çocuklar mı, kız çocuklar mı?”, “kime daha fazla mal verdiyse…” gibi ayrıntılara takılmak sadece şeytana destek vermek ve ahireti bile bile kaybetmektir, başka hiçbir şey değildir. Herkes kendi namazını kıldığı gibi anne babasına karşı hizmetini de kendisi yapacaktır. Bu bir sosyal sorumluluk değildir aksine bir kulluktur; Allah’ı ve rızasını isteyen herkes isteğinde samimi ve gerçekçi ise anne babasına son nefesine kadar hizmeti aksatmayacaktır. Müslümanlık böyle bir dindir. Bu dini şimdi bizim zamanımızın müfsit idrakine göre şekillendiremeyiz.
Hiç kimse anne veya babasının ya da her ikisinin çekilmez olmalarını öne süremez. Öyle olsalar bile bu bir imtihandır. Savaş alanlarında ölümden ölüme koşan ve sonunda şehit olan Müslüman’ın yaşadıkları “çekilir” şeyler midir?
Anne veya baba cennettir cehennemdir. Kimse cennetini bir yere götürüp bırakamaz. Cehenneminden kaçarak kurtulamaz.
Anne babanın yaşlılara veya acizlere mahsus yerlere bırakılabilmesi ancak “evde olmaz” kararı uzman tarafından verildiğinde caiz olur. Tıpkı, evde tedavisi mümkün olmayan hastanın hastaneye yatırılması gibi bir çizgide görmeliyiz bunu:
a. Erkek veya kız çocukları, torunları, kendi bakımlarından bile aciz olduğu için kimsenin bakamadığı yaşlılar,
b. Tıbbi ya da psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle ancak uzman bir refakatçinin denetiminde yaşayabilecek yaşlılar için evde o imkânı oluşturulamayan yaşlılar,
c. Aklı ve izanı yerinde iken kendisi arzu ederek, çocuklarının hiçbir şekilde teklif bile etmedikleri hâlde yaşlı evine geçmek isteyen yaşlılar,
d. Devletin zorunlu tuttuğu bir durum nedeniyle orada kalması gereken yaşlılar yaşlı evlerine götürülebilir.
Bu yaşlı evleri de kesinlikle çocuklarının vereceği/vermesi gereken hizmeti en azından maddi düzeyde sağlayan mekânlar olmalıdır.
Kaynak: Fetva Meclisi
Comments are closed