SORU: Hocam, nasıl başlasam bilemiyorum… Yazmaya utanıyorum, sıkılıyorum, daralıyorum ama bir kurtuluş müjdesine ve tavsiyelerinize ihtiyacım var. Gençlik imtihanından başarısız çıktım, hikayeyi en başından anlatayım.
Geleneksel muhafazakar bir ailenin 21 yaşındaki kızıyım. Bundan 6 sene önce, il dışında bir fen lisesinde yatılı karma bir okulda okumaya başladım. Sınıftaki bir çocukla maneviyat ağırlıklı başlayan konuşmalarımız zamanla aşka (biz öyle sandık belki) dönüştü. Sıkıntılarımıza birlikte göğüs germeye karar verdik ve ben ona o kadar güvendim ki hayatımın merkezine kendim değil, maneviyatım değil, onu oturttum. Yaşadıklarımız canımızı çok yakıyordu, ruhumu zedeliyordu ama zamanla şiddeti azaldı kalbimin bu duruma isyanının.. Uyuşmuştum görmezden geliyordum.
Lise bittikten sonra ayrıldık 1.5 sene ayrı kaldık, üniversitede tekrar başladı ve benim tek tesellim hayatımdaki ilk ve son adam olması umuduydu. Bu bir buçuk senede biz birbirimizi daha çok yıprattık ve birbirimizde yavaş yavaş cinselliği keşfetmeye başladık. Ruhum çırpınıyordu ama onu mutlu etmek de istiyordum. Günden güne öyle abarttık ki kendime özgüvenim kayboldu keza onun da ve bir gün bana ayrılalım dedi. Ben de çok mutlu değildim ama evlilik ümidim vardı.
Şu an tek istediğim maneviyatımı kurtarmak Allah’ın affına sığınmak.. Onu unutmak güç olacak sürekli aklıma geliyor ve belki bir gün yollarımız kesişir ama ikimiz de arındığımızda. Keşke diyorum keşke ailem bakıcı olsaydı bu konuda ama olmadı. Ben bu çamura bulaştım hocam. Arınmama yardım edin lütfen. Teslim olmak istiyorum Yaradan’a ve af dilemek. Sizce nasıl bir tövbe içerisinde olmalıyım? Onun bir gün bana dönmesini beklemek günah mı ve bu süreçte doğru mudur?
CEVAP: Selamünaleyküm.Kızım,
İnsan bir belaya uğrar, büyük bir hata işler; insan olması buna uygundur. Bu, şaşılacak bir şey değildir. Niceleri böyle hatalara düştü. Fakat insan hiç, katilini özler mi? Geçmiş altı yılını harap eden bir sistemin içinde olmak için çırpınılır mı? Aklını mı yitirdin? Dikkat et, bak göreceksin: Bedenin üzerinden bir hataya düştün. Sonra Allah sana rahmet etti, aklın seni sıkıştırdı. Yaptığının yanlış olduğunu idrak ettin. Bu sefer sinsi bir şekilde ‘bir daha’ deyip duruyorsun! Bu ne büyük çelişki! Hemen Rabbine dön. Hiç gecikme. Ve iki şeye büyük bir karar ver: Birincisi, seni harap eden o insanla bir daha ebediyen buluşmama kararı olsun. Ama ebediyen. O bir veli, sen de bir veli olarak şöhret bulsan bile kararın bu olsun. Bu kararında da samimi ol, ciddi ol.
İkincisi de bundan sonrasını Allah’ın rızasına göre yaşamaya karar ver.
Bu kararları ver ki Allah seni samimi görsün ve sana yardım etsin.
Göreceksin, bu sefer kötülükten güzellikler çıkacak, kalbin huzur dolacak. Kaçırma bu fırsatı.
Allah kalbine huzur versin. İyi haberlerinizi bekliyoruz.
Comments are closed