SORU: Selamünaleyküm hocam. Ben evlilikten korktuğum için ve benim düşüncelerime uygun bir kız yoktur herhalde diye düşündüğümden evlenme kararı alamıyordum. Bir bayan bana evlenme teklif etmişti. Beni çok sevdiğini söylüyordu. Ben nasıl biriyle evlenmek istediğimi vs. ayrıntılı olarak kendisine anlattım. Ataerkil ailede büyüdüğümü, kadının kocasını dinlemesi gerektiği vs. ailemin çok önemli olduğu, evlendiğim kadının beni ailemden uzaklaştırmaması aksine daha yakınlaştırması gerektiği vs konuları açık açık söyledim. O da bana hoşuma giden yanıtlar verdi. Hatta ben seni hiç kızdırmamki bir dediğini ikiletmem gibi şeylerde söyledi. Hatta aksine davranırsam dövebilirsin gibi şeylerde söyledi. Bende böyle bir kız yoktur diye düşünüyordum ama varmış demekki diyede söylemiştim. Onu bak beni sevdiğin için benim için her şeyi yapabilirsin gibi gelebilir sana. Yarın evlendikten sonra bunlar sana uymazsa yapmak zor gelir bir müddet sonrada yapamazsın yazık olur diyede defalarca uyardım. O abime benziyorsunuz abimde çok baskıcıdır. Yapamayacağımı bilsem talip olmam ne seni ne kendimi yakarım. Diye cevap vermişti her seferinde. Velhasıl bende ikna oldum evlenmeyi kabul ettim. Nişanın ertesi günü sıkıntımız başladı. O zamana kadar nerdeyse tuvalete giderken bile bana soran kız değişik tavırlar takınmaya başladı. Anneme takmış hiçbir günahı yokken. Nişanın ilk günü alışverişte terlik alınacakmış biz bilmiyorduk. Güya kızın akrabası anneme demiş annem aldırmamış. Anneme sordum duymadım dedi ve annemin kesinlikle doğru söylediğine inanıyorum. Sonraları defalarca aramızda sıkıntı oldu. Onun evlenme teklifini kabul edinceye kadarki kız değil sanki. Ben kaç sefer ayrılmayı denedim. Ama her seferinde sabahlara kadar bana yalvardı bir daha yapmayacağını dersini aldığını, benimle iyi geçinmenin yolunun ailemle iyi geçinmesi gerektiğini ve beni ikiletmeyeceğini inat etmemesi gerektiğini anladığını vs. söyleyerek beni vazgeçirdi. Hatta en son düğünden bir hafta önce ayrılmaya karar verdim. Gene sabahlara kadar yalvardı pişman olduğunu söyledi hatta sabahın köründe annesini uyandırıp benimle konuşturdu. Anneside yalvardı. Kuzum düğünden bir hafta önce bu olur mu filan dedi. Bende evlendikten sonra ayrılmaktan daha iyidir filan dedim. Annesi oğlum evlenince değişir vs. şeyler filan dedi neticede gene vazgeçirdiler ayrılmaktan. Annesi benim kızımsa kesinlikle size saygısızlık yapmaz derdi anneme ama saygısızlığı küstahlığa varan davranışları oldu. Onun ailesinden annesi kardeşleri, emmileri dayıları teyzeleri herkes benden memnun hiçbirisine kötü davranmadım. Ama o doğru düzgün arayıp sormaz bile. Teklifini kabul etmeden önce fiziksel veya psikolojik bir rahatsızlığın var mı diyede sormuştum. Migrenim bide ülser başlangıcı var ama oda geçti iyileşti herhalde, başka bir rahatsızlığım yok demişti. Ama psikolojik rahatsızlığıda var. Önceden de olduğu anlaşılıyor. Bana keyfine göre davranıyor kocasına göstermesi gereken saygıyı göstermiyor. Ailemede bir ton söz vermesine rağmen ilgi ve saygıyı göstermiyor. Bize geldiklerinde yatarken hayırlı geceler bile demekten aciz. Hocam yazacak çok şey varda neyse, kısacası benim ona inancım ve güvencim hiç kalmadı. Söylediği her şeyde mutlaka kafamda soru işareti var. Doğru söylediğine inanmıyorum artık. Bazen dövmemek için kendimi zor tutuyorum. Döverekte yola geleceğini sanmıyorum(ki kendiside seni ikiletirsem yanlış yaparsam dövebilin demişti. Anneside kaç kez dinlemezse sözünü bacaklarına bacaklarına vur dedi). Önceden şimdilik çocuk istemiyorum derdi, hatta senden iyi ki çocuk filan yapmamışım demişti birinde. 4, 5 aydırda o çocuk istiyor ama ben ona inanmadığım, güvenmediğim için huyundan ve suyundan nefret ettiğim için çocuk istemiyorum. Çocuğumun huyunun ona benzemesinden bile korkuyorum. Bizans oyunları yaptığını düşünüyorum. Söylenmemiş şeyleri söylenmiş veya söylenmişleri söylenmiş gidi söylediğini laf taşıdığını ağzının gevşek olduğunu düşünüyorum. Evliliğin fazla uzun süreceğinide sanmıyorum. Hocam bu adam ailesine çok önem verdiğinden dolayı karısına haksızlık ediyor diye düşünebilirsiniz ama inanın öyle değil. Ailemden hiç kimse ona kötü bir şey yapmadı, kızmadı bağırmadı ama o ailemi yumuşak bulunca şımardı belki. Anneme ben sizden kıskanıyorum rahatsız oluyorum diyebilecek kadar utanmaz ve yüzsüz biri. Ailem şu aralar ayda bir geliyorlar gibi bu gelmelerinden bile rahatsız olduğunu davranışlarından anlıyorum(ki ailem köyde kalıyorlar, istediği zaman gelirler istedikleri kadar kalırlar diyede uyarmıştım ve kabul etmişti). Hatta benle köye yerleşip yaşamaya bile razıydı. Evlenirken altın dâhil hiç bir eşya almamı istemiyordu. Eşyaların iyi derdi. 1 gram altın bile istemiyordu. Altınları kendisi değil ailesi şart koşmuş oldu. Eşyalarla ilgili de yeni koltuk takımı vs. aldırabilirdik zorlayabilirdik ama ailem zorlamadı filan diye dedi zaman zaman. Bu evliliğin hiç olmaması gerektiğini düşünüyorum ve her geçen gün benim ve ailem için kötüye gittiğini düşünüyorum. Nişandan sonraki ilk günkü sıkıntıda veya daha sonraki ayrılmaya karar veripte vazgeçtiklerimde ayrılmaktan vazgeçtiğim için çok pişmanım. Gittikçede pişman olacağımdan eminim. Ben onun evlenme teklifini ilk kabul ettiğimde kalbim ısınmıştı ama ısınmaktan öteye geçirmedi. Onu bile bırakmadı sağ olsun. Âşık olmadığım halde niye hep ayrılmaktan vazgeçtim anlamıyorum, sanki büyü yapılmış gibi geliyor nerdeyse. İlerisini düşündüğümde beni veya ailemi razı ve hoşnut edeceğine ilişkin hiç ümidim kaldığını sanmıyorum. Tavırlarını değiştirse dahi samimi olduğuna inanabileceğimi sanmıyorum. Hocam ne yapmam gerekiyor doğru olan ne? Yardımcı olursanız sevinirim. Bu arada yaklaşık iki yıllık tanışıklığımız var baya uzun oldu ama kusuruma bakmayın hakkınızı helal edin. Allah razı olsun.
CEVAP: Selamünaleyküm Alınacak durumunuz yoktur; kendi düşene ağlamamış. Bu durum aile büyüklerinizden üç kişiye tespit ettirin. Onlar da sizin haklı olduğunuzu düşünürlerse zararın en kestirmesinden dönün.
Comments are closed