Soru: Hocam, sıkıntılı günler geçiriyoruz. Herkes gibi bizim de ailemiz var, ailemizde sıkıntılar oluyordu ama sanki bu sıkıntılar artmış gibi his var içimde. Başka insanlara bakıyorum. Herkesin psikolojisi bozulmuş gibi geliyor bana. Yoksa benim mi bakışım bozuldu anlayamıyorum. Bu dönem için neler tavsiye edersiniz.
Mektup: Evet, tam anlamıyla büyük bir afet geçiriyoruz. Allah Teâlâ akıbetimizi hayır etsin. Rahata ve zevke batmıştık. Ahireti ve hayatın asıl maksadını unutmuş gibi yaşıyorduk. Ola ola böyle oldu. Yalnız bunun da kesinlikle bir çıkışı vardır. Umutsuzluk mü’min için HARAMDIR. Şunu da bilmeliyiz ki: Ne yapılırsa yapılsın, tamamen kalkmış bir sıkıntıdan söz edemeyiz. İnsanız, etten ve kemikten yaratıldık. Etkilenmemek, umursamadan yaşamak hele mü’min için hiç mümkün değildir. Yapılabilecek olan şey, en asgariye indirebilmek ve direncimizi artırmak olur biiznillah. Dayanmak ve sabırla ecir kazanmaya çalışmak zorundayız. Bileceğiz ki, biz imanımızı korudukça ve insan olarak yapabildiklerimizi yapmış olduğumuz sürece zaman bizi kazandıracaktır. Şöyle bir planlama ile sıkıntı ve kederimizi hafifletebiliriz:
1. Bugün insanlık teknolojide ve tıpta büyük bir merhale kat etti. Büyük sorunlara kolay çareler bulunabiliyor. Bunlar birer nimettir. Bizim mevcut fırsatları değerlendirmiyor olmamız en azından nimete nankörlük olur. Sağlık ve yaşam olarak önümüze konan fırsatların helal olanlarını değerlendirmiş olmamız gerekir. Filan ilaç bir fırsat olarak keşfedilmiş ve kullanılıyor ise onu bizim de kullanmamız gerekir.
2. Sıkıntılı dönemlerde sokak kültüründen, şayialar ve mışlı sözlerden uzak durulmalıdır. Devletin yetkili makamlarından başkasına itibar etmemek gerekir.
3. Yaşadığımız çağ büyük bir haber ağının içinde yaşamaya mecbur olduğumuz bir çağa dönüştü. Aynı haber bir gün içinde kimi zaman yüzlerce kere dinlenmekte veya izlenmektedir. Bir insan ne kadar sağlıklı olursa olsun, önüne geçilip ona elli kere filan şekilde ölen birinin görüntülerini ve onun üzerinden yürütülen varsayımları izletirseniz o insanda ne kadar sağlık kalır? Ne kadar kullanabileceği akıl kalır? Mevcut haber fırtınaları evlerde insanların huzurunu bile bile imha ettikleri misyonu icra etmektedir. Elbette haberlerden uzak bir sahra hayatı yaşayacak değiliz ama haberleri virt edinmenin de anlamı yoktur. Olduğunca az haber izleyin. Her haberi ilgi alanınızın konusu gibi görmeyin. Haberleri sunanlar fareyi deve gibi göstermeyi haberciliğin becerisi olarak görüyorlar ama biz o devlerin ayakları altında ezilebiliyoruz.
4. Aile içi muhabbet bu dönemlerde çok önemlidir. Şeytan için de ailede kıvılcımlar üretmeye uygun bir dönemdir bu dönemler. O zaman bizim aile hassasiyetimizi artırarak evlerimizi güzelleştirmemiz gerekir. Eşler, birbirlerine karşı ve çocuklarına karşı görme/duymayı en azından yarı yarıya indirmelidirler. Her şeyin göze batması dayanma kabiliyetimizin yıpranması demektir. Her şeyi görmek zorunda değiliz. Durumlar düzelince ele alınabilecek sorunlar olarak erteleyebilmek büyük bir nimet olacaktır. Evlerimizde asgari sınırları korumaya razı olmalıyız. Otoriteyi koruma zamanında olmadığımızı bilmeliyiz. Bir spor faydalı olur. Ev içi spor bile yeterlidir.
5. Bu dönemlerde sadakanın etkisi çok büyüktür. Her ne ise sadaka olarak yapabileceklerimiz onu yapmaya çalışırız. Bir söz de sadaka olabilir bir dilim ekmek de. Sadakayı basit görmeyelim ve sürekli yaptığımız işe dönüştürelim.
6. Boş kalmakla, arslanla aynı kafeste kalmak arasında çok fark yoktur. Kesinlikle vaktimizi işimizden az duruma getirmek zorundayız, kesinlikle. Okumaktan evin eksiklerini tamir etmeye, yırtıkları dikmeye, el becerisi geliştirmeye, komik sözlerden oluşuyor olsa bile şiir yazmaya varıncaya kadar bir şeyler üretmek ve ev ahalisine de üretmede yardımcı olmak gerekir. Mesela bir örnek olarak, kaza namazlarımızı tamamlama planı yapabiliriz.
7. Kur’an okumak ve Kur’an dinlemek büyük bir ilaçtır. Aynı anda da büyük bir sevaptır. Haftada bir hatim indirebiliriz. Böylece de sıkıntılar sevap deryamıza dönüşebilir.
8. Dua bir silahtır.
9. Tevbe ruhu baskılardan kurtarır.
10. Günahlarla bağlantılarımızı silebiliriz.
Allah’a sığınmak ve kulluktan lezzet almak için güzel fırsatları bir sıkıntı gibi görmeyi bırakalım. Dünya budur, hayat böyle bir şeydir aslında. Allah yardımcımız olsun.
Selamünaleyküm.
Nureddin YILDIZ
Kaynak: Fetva Meclisi
Comments are closed