SORU: Muhterem hocam, 15 yıllık evli iki çocuk babasıyım. Eşim oldukça asabi ve geçimsiz ve akrabalarının tesirinde kolay kalan biridir. Ben mümkün olduğunca dinini yaşamaya çalışan ve asla eşine zulmetmeyen biriyim. Ancak 7 ay önce eşim menfi telkinlerin de tesiriyle bana “ekonomik şiddet uyguluyor” gerekçesiyle boşanma davası açtı. Ardından yeni çıkan yasalardan da güç alarak beni 6 ay evden uzaklaştırma kararı aldırdı ve ciddi anlamda beni mağdur etti ve onurumu kırdı. Dava hala sürüyor ve ben çocuklarım için boşanmak istemedim. 11 yaşındaki kızım benimle 14 yaşındaki oğlum ise kendisiyle yaşamayı tercih etti. Gelinen şu aşamadan sonra tekrar birleşme ihtimali çok zayıf görünüyor. Şayet mahkeme boşanmaya karar verirse:
1. Ben hala dinen boşamadığım eşimi boşamalı mıyım ya da mahkeme kararı dinen ne kadar geçerlidir?
2.Mihrinden vazgeçmesi durumunda boşanmanın hükmü nedir?
3.Allah katında mesül olmamak için nasıl davranmalıyım?
4.Kanunların verdiği haktan istifade ederek hakkı olmadığı halde malımın yarısı için alacaklı olacak ve doğal olarak hakkı kadarını vermek istiyorum ne yapmalıyım?
5.Benden 50000TL tazminat talep ediyor. Suçum olmamasına rağmen böyle bir talep için ne dersiniz?
6.Bir dostun tavsiyesi üzerine Beytullah Erdem adında Ankara da Tepebaşı Camii altında faaliyet gösteren birine gittim ve 10 yıl önce ayrılmanız için büyü yapılmış çözerim dedi. Bu konuda fikriniz nedir, ne yapmam doğru olur? Allah razı olsun.
CEVAP: Selamünaleyküm. Bu noktadan sonra ayrılmanız sizin lehinizedir. Siz haklısınız veya haksızsınız onu ancak Allah Teâlâ bilir ama bu gelişme, sizin koca olarak onunla bir arada durmanızı anlamsız kılar. Mahkeme size maddi bir ceza keserse onu mehirden düşerek takdir edebilirsiniz. Kurtarabildiğinizi kurtarın ve kendi çarenizi oluşturun. Sakın büyü işine girmeyin, ikinci ve daha ağır bir facia yaşarsınız.
Comments are closed